Atlas Jet Antalya Bilet Hattı

Uçak Bileti alo bilet hattı

Türkiye’de bir “sıfırdan büyüme” öyküsü yazılacaksa bu öykülerden en önemlisi hiç kuşku yok ki, ETS Tur olarak iş hayatına başlayan Murat ve Mehmet Ersoy kardeşlerin (kendileri ikiz kardeş olurlar) öyküsü olacaktır.

ETS Tur’un kuruluşu 1991. Atlasjet’in kuruluşu 2001. Daha sonra Voyage Otelcilik ile ‘Maxx Royal’leri kurdular. 2012’de özel nedenlerle işlerini ayırdılar Atlasjet, Murat Ersoy’da, ETS Tur ise Mehmet Ersoy’da kaldı. Otel zincirlerini de bölüştüler. Uçak Bileti uçak bileti sorgulama telefon numarası.Uçak Bileti uçak bileti sorgulama telefon numarası.

2007’de talihsiz, hak etmedikleri bir uçak kazası yaşadılar. Bu süre zarfında kısmen Atlasjet’i rölantiye aldılar. Turizm tarafına yüklendiler. Büyümeye devam ettiler. Mahkeme bitti tamamen aklandılar. Şu anda hâlâ yatayda sabitlendiler ama yeniden uçuşa kalkmaya hazırlanıyor. Şimdilerde Atlasglobal olan Atlasjet’in 18 uçağı var. ankara ucuz uçak bileti satın alma telefon numaraları

Murat ve Mehmet Ersoy kardeşlerle 2004’ün sonlarında dönemin Genel Müdürü Tuncay Doğaner sayesinde tanıştım. O zaman kusura bakmasınlar “Diyarbakır karpuzlu” tam anlamıyla son derece “ucuz” reklamlar yapıyorlardı. Kategori araştırmaları yaptık, ona göre de yeni stratejik iletişim yolu çizdim. Avis’le reklam stratejileri kitabına giren “liderin takipçisi” stratejisini Atlasjet’e uyguladım. Tüm stratejiyi anlatmak için hem pilotlara hem de hosteslere “marka yönetimi” atölyeleri gerçekleştirdim. Müşteri İlişkileri Yönetimi dersleri verdim. Bu proje Türkiye’de şu an “Employee branding” denilen konseptin Türkiye’deki ilk uygulamasıdır. Uçak Bileti havayolları indirimli uçak bileti satın alma telefon.

Sayıda ikinci Onur Air’di

Daha sonra reklam ajansı ile işin uygulaması gerçekleştirildi. Yaklaşık iki yıl çok ses getiren bir kampanya ile Atlasjet THY’nin arkasına çok güzel konumlandı ve ona göre de “fiyat-kalite” dengesini tutturdu. O yıllarda uçak sayısı açısından Onur Air, THY’nin arkasından ikinci havayolu idi ama IATA (Uluslararası Hava Taşımacılığı Birliği) lisansına sahip olan Atlasjet idi. Bu nedenle strateji rakipleri tarafından özdenetime, reklam kuruluna şikâyet edildiyse de iptal edilemedi.

Murat Ersoy ve Mehmet Ersoy kardeşler kusura bakmasınlar her işlerinde “business” kısmında stratejiyi önemsedikleri kadar iletişimde strateji ve tutarlılığı önemsemiyorlar. Araştırmayı da odağa koymuyorlar. Sanırım bu yüzden de yapılan işteki “stratejik önemi” anlamadılar, “iletişim-konum” bağını görmezden geldiler. Mizah ve bel altı dozunu biraz artırarak sağlam stratejiyi “ucuzlatmaya” başladılar.

Tam o sırada o hak etmedikleri kaza oldu. Kriz iletişimi planı olmadığı için kısmen “kervan yolda düzüldü”. İletişim etkileri zamana yayıldı. Daha çok mahkeme süreçleri kontrol altına alındı ve çok şükür kazasız belasız mahkeme süreci sonuçlandı. Atlas global havayolları indirimli uçak bileti satın alma telefonu.

Kuşku yok ki artık havayolu kategorisi aynı kategori değil. Uçak Bileti farklı yerde, Sunexpress ayrı yerde, Anadolujet ayrı yerde, THY ise tamamen global izlenimiyle kategori dışına çıkmak üzere. Son reklam filmindeki “Hayallerin üstündeki bir dünya” mottosundan ve Atlasjet’in adının Atlasglobal olarak değiştirilmesinden anladığımız kadarıyla THY’nin ardından fiyat açısından “ikinci havayolu” olma stratejisi hâlâ kafalarda korunuyor.

Film boşa dönüyor

Ama istenen pozisyona ne bu isimle ne bu filmle ulaşmak mümkün değil. Hele de İtalyan durum komedisi filmlerinden çıkmış gibi bir izlenim veren o kaptan pilotla hiç olmaz. (Son Uçak Bileti filminde de esas oğlan Türk değil daha Brezilyalı gibi duruyor.

Niye böyle savruk cast seçimi yapılır anlamak mümkün değil.) Film hem çok uzun hem de bir şey anlatmıyor. Çok şey diyor ama bir şey demiyor. Nitekim film yayından kalktı aklınızda izi kaldı mı? Kalmadı, kalması da mümkün değil. Diğer yandan global demekle bir şey olsaydı; yıllardır kendine Türkiye’de “Dünya markası” diyen Beko dünya markası olarak algılanırdı.Benimki dostça öneriler. Lütfen strateji, süreklilik, PR, (itibar) ve araştırmaları önemseyin. Başarılı olduğunuz kesin daha başarılı olmanın önündeki tek engel ise sizsiniz.

Aşk markası olun izin versinler!

İnsanlar izinsiz SMS ve e-postalarla baygınlık geçirtilince her zaman olduğu gibi devlet kendini düzenleyemeyeni düzenledi! Geçmiş olsun! Niye böyle oldu çünkü doğrudan insanlara ulaşıp satışa dönüştürme oranı yani (conversion rate) yüksekti. Kim kitle iletişiminin yüksek maliyetine katlanmak ister, değil mi?

Mayıstan sonra hiç kimseye ticari amaçlı e-posta ve SMS gönderilemeyecek. Dün bana bir yerden “İzin verir misiniz” diye bir e-posta geldi. Ankara’dan bir yerden arandım ve “1’e basın sizi artık bilgilendirelim” tuzağı kuruldu.

Şu anda bunların hepsi suç. Eğer müşterilerinizin sizin kampanyalarınız hakkında bilgileri gönüllü almalarını istiyorsanız; önce gazetede, televizyon ve diğer mecralarda reklam yaparak ‘onların aşk markası olacaksınız’ ve kendinizi aratacaksınız! Yok öyle artık hem 25 kuruş hem şoför yanı! Uçak Bileti izmir merkez şubesi telefon numaraları.

Hopi’den umut kesilmez!

Cem Boyner yine ticari zekasını konuşturuyor. Boş bir alan gördü oradan “geliştirip satılacak” bir marka yaratmaya çalışıyor.

İki gün önce derste öğrencilere (52 öğrenci vardı) “Hopi nedir” diye sordum. Kafaları karışık. Sadece Boyner’e özgü bir uygulama olduğunu düşünenler fazlaydı. Ve sadece bir kız öğrenci Hopi’yi cep telefonuna indirmişti. Geriye kaldı 999.999…

Açıkçası Hopi’ciler reklam kampanyalarının ne kadar başarılı olduğunu biliyorlardır. Benim tahminim “indirmede” en fazla %15’e ulaşmışlardır diye düşünüyorum. Eğer öyleyse de orta karar başarı. 150.000 bin kişi bile aplikasyonu indirmiş olsa bu rakam Boyner’den başka üyeleri de iş modeline dahil etmeyi, tetiklemeyi sağlayabilir diye düşünüyorum. Zaten kampanyanın asıl hedefi başka perakendecileri sisteme dahil etmek ve onlarda paracık ve daha sonraki promosyon uygulamalarını tetiklemek.. Sunexpress havayolları uçak bileti satın alma şube ve adres bilgileri.

Boyner bir tür promosyonun “yemek sepeti” olmak istiyor anlayacağınız. Önce reklam kampanyasını eleştireyim. Farkındalık tamam, Tolga Çevik’le beğenilirlik tamam, büyüklük duygusu tamam. Alışkanlıkları kıracak bilgilendirme kısmı eksik ve Boyner vurgusu fazla.

İş modeli çalışır mı peki? Ortada Boyner’in adı olunca bir “Türk işadamı” kıskançlığı, “neden ben değil” duygusu olacaktır ama tüketici de bir şeyi ihtiyaç görür, yani aplikasyonu viral etkiye girerse herkes Hopi’ci olur; o da bir başka. Enformasyon işleme ve yeniliklerin yayılması kuramlarına dikkat edilirse Hopi’den umut kesilmez…